BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

Dengeler değişiyor.

Normal şartlarda 2019 Kasım ayında yapılması beklenen Genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 24 Haziran’da gerçekleşecek olması da bir anda tüm dengeleri değiştirdi.

Bir yanda Meral Akşener’in merkez sağı toparlama çabaları, diğer yandan Muharrem İnce’nin partisine olağanüstü bir dinamizm ve canlılık katması merkez siyasete hareketlilik getirdi.

Merkez sağ demişken Demokrat Parti’yi de unutmayın, onu da bir kenara not edin.

Çünkü “millet ittifakını” dört siyasi parti oluşturuyor.

Bu denklemin içinde olan CHP, zaten mevcut durumda her 4 seçmenden birinin oyunu alıyor.

Diğer 3 siyasi parti ise şu anda cepheye mevzilenmiş durumda.

Demokrat Parti’nin belki şu anda oy oranı yüzde 1-2 bile değil ama millet ittifakının içinde yer alması özellikle İYİ Parti’ye “algı” olarak güç katacaktır.

Saadet Partisi ise daha çok Anadolu’nun iç kesimleri, Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki muhafazakar seçmen kesimine hitap edecektir.

Yukarıda saydığım bölgelerde, muhalif Kürt kökenli sol seçmen HDP’de, muhalif muhafazakar Kürt kökenli sağ seçmen ise kendini bu seçimde SP’de bulabilir.

Bu çerçeveden bakıldığında millet ittifakının içinde yer almayan HDP’nin oy oranını ortalama yüzde 10 olarak kabul edildiğinde, hali hazırda muhalefet cephesinin keskin bir yüzde 35 oy oranı ile başladığını kabul edebiliriz.

Bu keskin ve kolay kolay yerinden oynamayan yüzde 35’lik bloğun yüzde 25’ini Ankara’nın batısı, kuzeyi ve güneyindeki laik, sosyal demokrat ve ulusalcı, AKP karşıtı seçmen kitlesi oluşturuyor.

Burada İYİ Parti’ye, SP’ye ve DP’ye düşen görev ise yüzde 35’lik dolaylı muhalefet bloğunu ikinci turda yüzde 51 seviyesine taşıyabilmek.

7 Haziran Genel Seçimleri’nden sonra yüzde 60 bandına yükselen muhalefet bloğu herkesin bildiği üzere Devlet Bahçeli tarafından sabote edilmişti.

AKP-MHP tarafından oluşturulan sözde Cumhur ittifakının ise ilk tur için oy oranının yüzde 38 ile yüzde 42 arasında seyrettiği iddia ediliyor.

Bu çerçevede yüzde 35’lik katı muhalefet bloğu ve yüzde 40’lık sözde Cumhur ittifakı bloğunun toplamı zaten yüzde 75’lik dilimi yakalıyor.

Türkiye’nin kaderinin değiştirecek kitle ise her 4 seçmenden birisinin kararsız olması.

Bunların içinde ise ilk kez oy kullanacak gençler, kararsız kadın seçmen kitleleri ve yıllardır sandığı protesto eden 18-35 yaş arası apolitik kitle önemli rol oynuyor.

Yüzde 25’lik kararsız bloğun yüzde 16’sı dahi denenmemiş İYİ Parti’ye yönelirse zaten toplumsal muhalefet yüzde 51’i yakalıyor.

Genel siyasetin dışında bu arada Sayın Muharrem İnce’nin hem Yalova hem de Edirne mitinglerine katıldım, iki mitingi de canlı izleme fırsatı yakaladım.

Yalovalı dostlarım mitingin ardından Yalova tarihinde ilk kez böyle bir mitinge tanık olduklarını ve bu mitingin tarihe geçtiğini ifade ettiler.

Yine Yalova mitinginde 22. Dönem Kocaeli Milletvekili Sayın Sefa Sirmen ve 25. 26. Dönem Kocaeli Milletvekili Sayın Tahsin Tarhan ile hasret giderme fırsatı yakaladım.

Sayın Tahsin Tarhan’ın, Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Seyit Torun’un “DANIŞMANI” olmasından ise ayrıca çok mutlu oldum.

Böylelikle Sayın Tarhan’a yerel seçimler döneminde çok büyük iş düşecek.

Bizler de bölge bölge, ikili ilişkilerimizin, hukukumuzun olduğu tüm bölgelerde Sayın Tahsin Tarhan’ın eski danışmanı olarak destekçisi olacağız, dimdik yanında duracağız.

Bakalım, gelecek neler getirecek.

Hep birlikte, bekleyip göreceğiz.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.