İl başkanı Arzu Erkan imzasıyla yayımlanan açıklamada şunlara vurgu yapıldı:
“Seçim öncesi hazırlanarak seçim sonrası yürürlüğe sokulan ÇEDES ‘Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum’ Projesi ile eğitimde dinselleşme çalışmalarına hız vermeyi amaçlayan iktidar, eğitim sistemini kendi siyasal ve ideolojik ihtiyaçları üzerinden dizayn etmeye devam etmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı ortaokullar ve imam hatip okulları, Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı il/ilçe spor müdürlükleri/gençlik merkezleri ile Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı Diyanet Gençlik Merkezleri iş birliğinde yürütülmekte olan ÇEDES projesi kapsamında çalışmalar başlatılmıştır.
"AYRIMCILIK DERİNLEŞTİRİLİYOR"
Çalışmaların temeline dini ve manevi değerleri alarak ve dini referanslı kurumlarla işbirliği yapılarak okullarda öğrencilerin ‘manevi gelişimini desteklemek’ gerekçesiyle ‘manevi danışman’ adı altında, okullarda pedagojik eğitim almış ve bu hizmeti veren psikolojik danışmanlar varken, hiçbir pedagojik eğitimi olmayan vaiz, imam hatip ve Kur’an kursu öğrencileri görevlendirilmektedir.
Birbirinden ayrı olması gereken eğitim ve inanç alanları ve ‘tek din, tek mezhep’ dayatması ile ayrımcılık daha da derinleştirilmektedir.
Eğitimde fırsat eşitsizliğini arttıran, emekçi çocuklarını MESEM’lere mahkûm eden, yoksul halk çocuklarını cemaat yurtlarında istismara maruz bırakan iktidar ‘dindar ve kindar nesil’ yaratarak ve halkı kutuplaştırarak her geçen gün artan yoksulluk ve eşitsizliği daha da görünmez kılmaya çalışmaktadır.
ÇEDES projesinin Eskişehir ve İzmir’de uygulanmaya başlanması, zamanlaması gibi manidardır. Ülkemiz için önemli ve son derece tartışmalı bir seçim sürecinin ardından emekçi halk giderek derin bir yoksullaşmaya itilmekte, seçimin ve çok öncesinden emareleri görünmeye başlayan ekonomik krizin yükü emekçi halka yıkılmakta ‘verginin tabana yayılması’ politikaları, kur, faiz politikaları ile paranın giderek değersizleştirildiği, reel ücretlerin eritildiği bir döneme denk gelmektedir.
MESEM SORUNU
21 yıllık AKP iktidarının eğitim karnesi kırıklarla doludur. AKP’nin eğitim olarak emekçi hakla ve çocuklarına verecek hiçbir şeyi yoktur. Eğitim toplumsal sınıflara bölünmüştür. Okul türleri ve okullar neredeyse gelir durumuna göre sınıflara ayrılmıştır. AKP iktidarı ve temsilcisi olduğu sermaye düzeni her gün okula aç gelmek zorunda kalan emekçi halkın çocuklarına bir tas çorbayı fazla gördüğü gibi, onları meslek liselerine iterken, artık meslek liselerini bile çok görmekte, MESEM adı altında çocuk işçiliği gizleyerek, çocuklarımızı gerekli donanıma sahip olamadan, gelişimi için eğitimden mahrum bırakarak fabrikalara, atölyelere sürmektedir.
Gençlerimiz niteliksiz eğitimi istememekte, mevcut iktidarın verdiği eğitimde bir gelecek görmemektedir. Ya ekonomik zorlukların da etkisi ile MESEM kanalı ile çocuk yaşta çalışma hayatına itilmekte, ya da devamsızlık yolu ile eğitim sisteminin fiilen dışına çıkmaktadır. Eğitime ayrılan bütçeye bakıldığında AKP hükümetlerinin gençliğe bütçeden hakkı olan payı vermediği, vermeyeceği ve onları donanımlı bir bireyler olarak geleceğe hazırlamak niyetinde olmadığı anlaşılacaktır.
ÇEDES projesi tam da bu noktada devreye girmektedir. İçi boşaltılmış eğitim sistemi ve geleceksizleştirilmiş gençlik tarikatlar ve cemaatlerle kuşatılmak istenmektedir. AKP iktidarı işçi sınıfını birleşmesinden korktuğu kadar, gençliğin kendi öz talepleri etrafında da birleşmesinden korkmaktadır. Tam da bundan dolayı, mili-manevi değerler, tarikatlar adı altında, yeni ayrışmaların, kutuplaşmaların önü açılmaktadır.
"ÜCRETSİZ ÖĞÜN TALEBİNİ YÜKSELTME ZAMANI"
Siyasal iktidar, sorumluluklarını kolayca gizlemek, gençliği yeni kutuplaştırmalarla Ortadoğu’nun mezhep kavgası bataklığına sürüklemek istemektedir. İşçi sınıfı ve emekçi halkımız AKP’nin bu oyunlarına geçen 21 yılda düşmemiştir. AKP istediği kindar gençliği yaratamamıştır, ancak ısrarında da vazgeçmemiştir. Şimdi sahneye konan bu yeni oyunu emekçi halkımız ve gençlik yine birlikte bozacaktır. Şimdi AKP’nin gençlik üzerinde kirli amaçlarına karşı, herkes için parasız, nitelikli, kamusal, laik, bilimsel, anadilinde eğitim talebini daha güçlü söyleme zamanıdır. Şimdi bütün eğitim kademelerinde her öğrenci için ücretsiz bir öğün yemek talebini yükseltme zamanıdır. Emek Partisi olarak bilimsel ve laik eğitim için mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz, çocuklarımızın geleceğine sahip çıkacağız.”
11 Haziran 2023 12:41