BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

Halkevi

1938 yılında inşasına başladı. Mimarı Seyfi Arkan’dı.

Temel atma töreninde Halkevi Başkanı ve Kağıt Fabrikası Müdürü Mehmet Ali Kâğıtçı İmzalı bir kâğıdı çamurla kaplayarak temele sakladı.

Şubat 1941 tarihinde hizmete girdi. 

Bina inşaat ve tefrişiyle birlikte 135 bin liraya mal oldu.

Açılışa zamanın Kocaeli Valisi Ziya TEKELİ, Kolordu Komutanı Korgeneral Muzaffer ERGÜDEN, CHP Vilayet Reisi Abidin ARAL, Belediye Reisi Kemal ÖZ, Kâğıt Fabrikası Müdürü Adnan BERSAY, Milli eğitim müdürü, Halkevi reisi  ve bine yakın insan katıldı.

Ankara olmak üzere 14 il merkezinde Halkevleri açıldı.

Adana Halkevi Binası ve Ankara Opera Binası ile birlikte Türkiye'de üç örnekten birisiydi, o.

Kulenin ne işe yaracağı günlerce vatandaşlar tarafından konuşuldu.

İzmit Halkevi kulesi fabrika bacaları ve siloların dikeyliğine çağrışım yapıyordu.

Cumhuriyetin ilerleyişini simgeliyordu.

Yüksek ve aydınlık.

Kule deniz feneri olarak kullanıldı.

Halkevin, denize inen merdivenleri vardı.

Binada kütüphane hatta jimnastik salonu vardı.

Kentin siluetinde vazgeçilmez bir yer oldu.

Dostlar, sevgililer “Halkevi’nde buluşalım” diyordu.

Şehirlerarası yolcu otobüsleri Halkevini durak yaptı.

Halkevi’nden binildi, Halkevi’nde inildi.

Halkın yüzde seksenlere varan oranda okuma yazma bilmediği bir dönemde binlerce kişi burada Okuma-yazma öğrendi. 

Yılda yaklaşık 25 bin kişiye eğitim verildi.

1945’lı yıllarda Yalova, Sakarya, Hendek gibi yakın illerden kurslara ve piyeslere gelenler çoktu..

442 koltuk kapasiteli salonunda piyesler, tiyatrolar, konferanslar verildi.

Halkevleri bir kültür eviydi.

En önemli görevi ahlakta, sanatta, muaşerette, musikide, tiyatroda eğitim vermekti.

Sadece 1943 yılında 8 konser, 49 temsil, 14 aile toplantısı, 4 köy gezisi, 4 sergi açılışı gerçekleşti,.. Toplamda 13 bin kişi konser izledi. 

10 bin kişi resim, mozaik, elişi sergilerini ziyaret etti.

Halkevi polikliniğinde 1600 hasta tedavi edildi.

Aynı yıl, 300 fakir okul öğrencisine önlük, 150 fakir talebeye ayakkabı, Kız Enstitüsü’ndeki fakir öğrencilere kitap, defter, kumaş ve dikiş malzemesi yardımı yapıldı.

Kocaelililerin en çok yararlandığı ve faydalandığı bina oldu.

Halkevi, Şehir Lokantası, Turizm Müdürlüğü, Öğretmenler Lokali, Musiki Cemiyeti gibi kurum ve kuruluşlara ev sahipliği yaptı.

1951 yılına kadar şehir tiyatrosuna öncülük etti.

Zor Nikah, İstiklal, Beyaz Kahraman, Hedef, Tırtıllar, Sancağın Şerefi, İkizler, Zoraki Tabip, Kahraman, Debbazlık,

Destan Günü oyunları sahnelendi..

1951 yılında dönemin sağcı iktidar partisi Halkevlerinin kapatılma kararını aldı.

Ne tesadüftür ki günümüzde sağcı iktidar partisi tarafından yıkılmak istenmektedir.

Son oynanan oyun ise 1951 yılındaki “Cehennem” oldu.

Sanki İktidarın kapatmasına bir atıf yaparcasına.  

Halkevinin ait bütün demirbaş eşyaları tespit edilerek bir odaya kilitlendi.

17 Ağustos 1951 tarihinde Halkevi sinema salonu mühürlendi.

Ta ki, 1960 ihtilaline kadar.

1980 yılında İzmit Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu olarak hizmet vermeye başladı.

Halka, Açık Ortaokul ve Açık Lise eğitimleri verildi.

Binlerce kişi mezun oldu.

Memur oldu, mühendis oldu.

Şimdi kalmış birileri yıkılsın diyor.

Aynı tarihte yapılan Adana Halkevi binasını bugün Adana Büyükşehir belediyesi ana hizmet bina olarak kullanıyor.

Yine aynı tarihte yapılan Ankara Opera binası bugün pırıl pırıl.

Türkiye’de halen 1800’lü yıllardan kalma kocaman tarihi binalar var.

Şehirler sahip çıkmış. Biz ise yıkalım- yakalım.

İnönü stadyumunu yıktınız. Yolu bile yok.

SEKA’yı yıktınız. İşsizler çoğaldı.

10 yıl boyunca Halkevi binası kaderine terk edildi.

Sonra çürüdü, yıkalım deyin. Olmadı beyler….

Boş verin ihaleyi - mihaleyi, verin İzmit Belediyesine, bakın nasıl onarım oluyormuş.

Bakın nasıl korunuyormuş.

Adana büyükşehir binası gibi hizmet binası olarak kullansın.

Fevziye caminin görselliği meydana çıkmalıymış.

Halkevi Yıkılırsa, huşuyla namaz mı kılacaksınız?

Cenazeler daha mı kalabalık olacak? 

Paşa camine de çürük dediler. Haftalardır yıkamadılar.

Halkevi, öyle bir vuruşta yıkılacak bina değil.

Adı üzerinde. Halkın evi.

Halka sormadan yıkarsanız vebali - günahı üzerinizedir.

İstanbul 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 02.03.1993 tarih ve 3028 sayılı kararı deniz feneri, ahşap döşemesi, mimari üslup ve yapı tarzı ile” kültür varlığı" olarak 1. derecede tarihi eser tescil edildi.

Tescile rağmen yıkacak mısınız?

Tarihi eseri yıkanlar tarihe geçer.. 

Yıkarsanız altında kalırsınız.…

KAYNAKLAR

1- Baltacıoğlu, İ.H., (1950) Halkın Evi, Ulus Basımevi, Ankara.
2- Cumhuriyet’in Kültür Kurumu Olarak Halkevi Binaları, İTÜ Dergisi, Cilt 7, Sayı 1, s.38-49.
3- Kaya, B., (2008), Bir Halk Eğitimi Kurumu Olarak İzmit Halkevi (1932 – 1951)Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi.
4- Kılıç, E., (1968), Türkiye’de Halk Eğitimi Başlangıçtan Bugüne Kadar, Milli Eğitim Basımevi, Ankara.
5- TBMM, Milli Saraylar Arşivi, İzmit Halkevi, Seyfi Arkan.
6- Tekeli, İlhan (1998), 75 Yılda Değişen Kent ve Mimarlık, Tarih Vakfı Yayınları,
*- 7 Nisan1938 - 11 Ağustos 1938 - 21 Şubat 1943 - 17 Ağustos 1951 Türkyolu Gazeteleri.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Nadir Çelik 2022-10-11 14:14:30

Tebrik ederim tertibim. Çok güzel halkın duygu ve düşüncelerle tercüman olmuşsun.