Sayın Cumhurbaşkanımız ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ ın kongreler öncesi yaptığı açıklamalarla moral bulan gerçek Ak Partililer sosyal medyadan ve yerel basından takip ettiğim kadarı ile büyük bir hüsrana uğradılar.
Moral, motivasyon dip yapmış durumda.
Adeta ilçe başkanlıklarına il transferi yapan yerel siyasetçilere çanak tutan Genel Merkez Teşkilat Başkanlığı ya da yereli elinde tutan büyük aktörler kongrelerin tüm heyecanını alıp götürdü.
Devamında karar kılınanlarla yenilenmenin gerek duyulduğu ilçelerde herkes burnundan soluyor desek yeridir.
Birçok arkadaşım ve tepelerde yer tutanlarla yaptığım görüşmelerden vardığım sonuç; Hiç beklediğimiz gibi olmadı.
Siyasette herkesin beklentisi vardır cümlesine oldum olası gıcığımdır.
Ne demek herkesin beklentisi vardır?
Hiçbir beklentisi olmayan yüzlerce kişi var ve onlardaki hayal kırıklığı çok daha farklı.
“Adamı biliyorum ya” diyor.
“İkiyüzlülük, yağcılık, çıkar ve menfaat paçalarından akıyor abi, tutuyorlar adamı ilçe yönetimine alıyorlar. Bu ne iştir ben anlamadım” diye bas bas bağırıyor.
Bence Ak Parti büyük bir fırsatı elinden kaçırdı.
SHİFT tuşuna basarak geri dönüşüm kutusuna bile uğratmadan Harddiskden sileceği o kadar adam vardı ki!
Yapamadılar, başaramadılar.
Daha önce de yazdım.
Koordinatör dedikleri adamlarla bu iş olmazdı.
Masa başında, yemek arasındaki muhabbetlerle, laf olsun diye yapılan temayüllerle teşkilatlar yapılandırılamazdı.
Nüfusun yüzde birinin dahi tanımadığı, hiçbir yerde sözü geçmeyen, belediye başkanının, vekil abilerinin emir eri olmaktan başka hiçbir vasfı bulunmayan adamlarla nereye kadar gidersin?
Bunların oluşturduğu yönetimlerle iktidarı nasıl temsil edersin?
Vatandaşın sorunlarının çözümüne nasıl katkı sağlarsın?
Hele hele kasasının Z raporunun alınması gereken adamlarla nasıl temiz siyaset yaparsın?
Adam bildim bileli İl yönetiminde.
Beş kuruş atmayla başladığı kumbarasını tıka basa doldurmuş, edindiği mal varlığı ile dillere pelesenk olmuş, kamuda siyasi gücünü kullanarak trilyonlar kazanmış adamlarla ADALET’ den nasıl söz edersin?
Kimse darılıp kırılmasın.
Ben gördüklerimi eğip bükmeden yazan adamım.
Birileri mutlu olsun diye yalakalık yapacak kabiliyetim yok.
Bu durumdan rahatsızlar kardeşim.
Var mı ötesi berisi?
Rahatsızlar…
Peki, bunları kim rahatlatacaktı?
Ben değil herhalde…
Bu görevi yapması gerekenler iyi yapmadı.
2019 gibi tarihin en kritik seçimlerine yol alırken sağlam teşkilatlar oluşturmamakla Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ a (ihanet biraz ağır kaçar belki ama) en büyük yanlışı yaptınız.
Boşuna dememiş demek ki; Beni yalnız bıraktılar diye.
Kendi etrafınızı doldurmak adına teşkilatları boşaltmakla hiç iyi yapmıyorsunuz.
Bu kadar şımarık, halktan kopuk, önüne gelene fırça atan, personeline efelik yapan bazı Belediye Başkanlarına katlanmakla seçimlerinizi riske atıyorsunuz.
Sayın R. Tayyip Erdoğan bu kadar kibarı kelam ile pestilin içindeki cevizin çürük olduğunu, milleti zehirlediğini, böyle giderse üstümüze kusulacağını anlatırken siz neyin peşindesiniz?
Yok, heykel dikmeler, yok bilmem neler…
Adam diyor ki; Hizmet edin hizmet… Kalplere girin kalplere…
O öyle diyor lakin siz turşu kurmaya devam.
Ne diyeyim ki?
Allah akıl fikir versin.
Böyle giderseniz!!!
Neyse susalım.
Kalın sağlıcakla.
