BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

CHP’nin “rejim değişikliği” iddiaları ekseninde geçen referandum tartışmaları sürecinde ülke siyasetinin 2 blok olarak ayrılması kimi zaman sıkıntılara neden oldu.

Sürecin başında Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın sert siyaset gütmeleri, ardından bu sert söylemleri giderek yumuşatmaları, süreci doğru okuduklarının bir göstergesiydi.

Şayet sürecin başında ki gibi, “hayır” oyu vermeyi düşünenler için direkt olarak “terörist” demeye devam etselerdi, büyük bir siyasi enkaz ile karşı karşıya kalabilirlerdi.

Süreç ilerledikçe, Erdoğan ve Binali Yıldırım dolaylı yoldan “terörist” demeye başladı.

Ve seçmenin bir kısmını geri kazanmayı başardılar.

Fakat seçmeni kazanırken bir türlü Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu’nu kazanmayı, sürecin içine doğrudan çekmeyi başaramadılar.

Davutoğlu ve Gül’ün sessizliği süreç açısından çok manidardı.
Nasıl mı ?

Abdullah Gül’ün 29 Ekim 2012’de, Ankara’daki Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına direkt olarak müdahale etmesi, yurttaşların önündeki bariyerleri ve polis kordonunu kaldırması, Erdoğan’ın dikkatini ve gizliden de olsa tepkisini çekmişti.

İlk ayrışmanın ardından Gül, Gezi Olayları’nı, daha demokratik bir çerçevede değerlendirmiş, Erdoğan ise sürece ilişkin daha katı bir tutum sergilemişti.

Bu ve bu konularla ilgili daha detaylı süreci, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün danışmanı tarafından kaleme alınan kitaptan öğrenebilirsiniz.

Peki, “hayır” oyu veren 23 Milyon 777 Bin 91 vatandaş, kimlerden oluşuyor ?

Sadece Erdoğan karşıtlığında mı birleştiler?

Yoksa yüzde 65’lik sağ seçmen tabanında esnemeler, kırılmalar mı oldu?

Bana sorarsanız bu 23 milyon vatandaşımızın içinde Ak Parti’nin tabanında haksızlıklara isyan eden de var,

CHP’li de var, MHP’li de, HDP’li de.

Diğer siyasi partileri de süreçte yok saymamak gerekiyor.

İşin özü artık Türkiye’de 2 kutup var.

Birincisi ezenler, diğeri ise ezilenler.

Bir de böyle bakalım, eksik varsa hep beraber tamamlayalım.

Yüzde 48.4 (Ezilenler) Adalet, Barış ve Demokrasi bloğu.

CHP, Meral Akşener, Sinan Oğan, Hayır Partisi, SP, DSP, DP, HDP, Vatan Partisi, Ümit Özdağ ve niceleri.

Yüzde 51.6(Ezenler) devletin tüm imkanları, Güneydoğu Anadolu'da silahların gölgesinde demokrasi, özde Arap Milliyetçiliği soslu, Rabialı ortaya karışık Ak Parti, MHP, BBP, Hüda-Par ve Türk Milliyetçiliği sosu.

Bundan sonrasında ise Türk milliyetçileri şuna karar verecekler.

Ya “Rabia” görünümlü, ümmetçi soslu çakma milliyetçi olacaklar ya da yeniden Adriyatik’den Çin Seddi’ne kadar bozkurt olacaklar.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.