Lakin bu seçimin asıl kazananı gereksiz ve çok anlamsız eyalet çıkışıyla Ak Parti’ ye büyük oy kaybettiren Şükrü Karatepe isimli zat-ı muhteremdir.
Şükrü Karatepe eski bir Refah Partilidir.
28 Şubat sürecinde de 10 Kasım' da yaptığı konuşma ile Refah Partisi'nin kapatılma sebepleri arasında yer alan bu danışman beyefendi referanduma 3 gün kala yaptığı eyalet çıkışı ile Ak Parti ve MHP kanadındaki milliyetçi tabandan ve hatta oyunun yönünü net belirlememiş vatandaşlar tarafından tepkiyle karşılanmış.
Bu söylemi ile referanduma en az 2 puan tesir etmiştir.
Ak Parti, MHP ile yaptığı ittifaktan istediği ölçüde destek alamadığı gibi Güneydoğu’ dan da hiç beklemediği ölçüde destek almıştır.
Bu desteğin önemli ölçüde HÜDAPAR’dan geldiğini Sayın Cumhurbaşkanı’nın yaptığı konuşmasında “Güneydoğu oylarına ve HÜDAPAR’ a” ayrıca atıf yapması ve teşekkür etmesinden rahatlıkla anlayabiliriz.
Tabii BBP’ den gelen yüzde bir oranındaki oyun bile ne kadar önemli olduğu seçim sonuçlarından net anlaşılmaktadır.
Ak Parti en güvendiği İstanbul ve Ankara’dan istediği sonucu alamamıştır.
Türkiye oylarına çok büyük etki etki yapan bu illerdeki sonuç makas aralığının iyice kapanmasına sebep olmuş, seçimi riske sokmuştur.
Güneydoğu oylarındaki yüzde 10-15’lik oy artışı İstanbul - Ankara gibi büyük kentlerdeki Ak Parti’yi sükûti hayale uğrattığı oy oranını karşılamış ve referandumun kazanılmasını sağlamıştır.
Bu şekli ile bakarsak; Referandum tek başına kazanılan bir zafer değil, kolektif bir kazanım olarak değerlendirilmelidir.
Teşkilatların ve Belediye Başkanlarının yeterli ve aktif çalışmadığı,köklü bir nadasın gerekli olduğunun net anlaşıldığı bu seçimlerden sonra partinin artık kuruluştaki ayarlarına döndürülmesinin ne kadar elzem olduğu da açıkça görülmektedir.
Sayın Cumhurbaşkanı partisinin başına geçtiğinde, yani ipleri iyice eline aldığında partisinde köklü bir değişim yapacaktır ve zaten ajandasında bulunan FETÖ’cüleri de partisinden iyice temizleyerek partiye yeni bir dinamizm kazandıracaktır.
Dahası, 2019 yılı 3 Kasım olarak ilan ettiği seçimleri daha öne alarak planladığı nadası hızlandırılacağını, teşkilatlarda, Belediye Başkanları ve Milletvekillerinde radikal değişimler yapacağını düşünüyorum.
Mesela Kocaeli’ de bunu hızla gerçekleştirecektir.
İlçe ilçe seçim değerlendirmelerine bakarsak; bu günden kimlerin Ak Parti’nin önümüzdeki döneminde olmayacağını rahatlıkla görebiliriz.
Tahminlerime göre ilk gidecek olan, tek Hayır oylarının kazandığı ilçenin Belediye Başkanı Nevzat Doğan’dır.
İkinci gidecek olan sondan ikinci olan Derince’nin Belediye Başkanı Ali Haydar Bulut olacaktır.
Tabii Kocaeli operasyonu sadece Belediye Başkanlarının tırpanlanmasıyla kalmayacak, teşkilatlarda da mutlaka gerekenler yapılacaktır.
Büyükşehir’ de ise kendi isteği ile tekrar aday olmayacağı zaten bilinen Sayın İbrahim Karaosmanoğlu’nun Milletvekili olup olmayacağını da zaman içinde hep birlikte göreceğiz.
Lakin şunu da itiraf etmeliyiz ki; Referandum için en çok çalışan kişilerden birisi de Sn. İbrahim Karaosmanoğlu’ dur ancak ekibi hakkında aynı şeyleri söylemek doğru olmayacaktır.
Peki, belediye üst yönetiminde, il yönetiminde, daire müdürleri vb. gibilerinde radikal değişim söz konusu olmayacak mıdır?
Bence tamamının siyaset öncesi mal varlıkları ile şu anki mal varlıkları, iş yaptıkları kurum ve kuruluşlar, bunlara yol verenler dâhil olmak üzere detaylı bir rapor hazırlanarak Sn. Cumhurbaşkanı’na ibra edilecek ve bu rapor için gerekli kurumlardan ve bazı kişilerden(!) destek alınacaktır.
Parti kurulduğundan bu yana her dönemde kemik yönetici olanlar, belediyeden kiraladıkları mekânların kirasını ödemeyenlere ve bunlara göz yumanlara kadar tamamı artık siyasetin tozlu sayfalarında yerini alacaktır.
Bu temizlik gerekmektedir.
Sosyal medya üzerinden yapılan yorumlara bakıldığında, bu beklenti içinde olan çok büyük bir kitlenin olduğu, partinin kuruluş ayarlarına dönmesi gerektiği, partiye kayıtsız şartsız hizmet edip bir şekilde ayağı kaydırılan gerçek dava adamlarının artık partiye sahip çıkması için gerekli şartların oluşturulması yönündeki fikirlerin yüksek sesle dillendirildiği görülmekte.
Mesela dün okuduğum şu paylaşım her şeyi özetliyor;
Neden beklenilen sonucun altı geldi?
1. Teşkilatında görev yapan bütün başarılı yöneticileri kızağaalıp sonrada pişkinpişkin her gördüğünde “neredesin sen ya” diyen tiplerden...
2. Yerelden güç alarak büyüyen bir teşkilatın yerel yöneticilerini sebepsiz değiştirip yerine sadece makam araçlarına ve egolarına yatırım yapan, halka asla inmeyen başkanlardan...
3. FETÖ kumpasıyla teşkilata sızan her fırsatta FETÖ’ye ağız dolusu hakaret eden hatta eski yönetimlere laf atarak kendini yüceltmeye çalışan karaktersizlere dokunulmadığından...
4. “O eski başkanın adamı” diye ayrım yapan haysiyetsizlerden.
5. Elinde telefon, sosyal medyadan sürekli canlı yayınlar ve selfieler yaparak seçim çalışması yaptığını kanıtlamaya çalışıp sevimsiz hal alanlardan.
6. Gençlik kollarında yıllarca görev yapmış gençleri hiçe sayarak! Sırf babasının dayısının gönlünü yapmak için onların yakınlarına koltuk veren şahsiyetler yüzünden…
7. Bizim zamanımızda görgüsüzlük sayılan maddi değeri yüksek araçlar ve pahalı mekânlar da yapılan gösteriş budalalığından öteye gitmeyen paylaşımlardan...
8. Kendini sırf gündemde tutabilmek 3 -5 gazetede haberi yayınlansın diye saçma sapan konulara kendi sosyal hesaplarından görüşlerini bildiren gençlik teşkilatları ve onların kulağını çekmeyen abilerinden...
9. Sandığa 5 kala alakasız yerden konuyu eyalet sistemine taşıyan danışmanlar yüzünden...
10. Propaganda sürecinde harcanan milyon TL’yi o ilçelerdeki esnaftan karşılamak yerine tek elden dağıtarak her gün reise hakaret edenlerin iş almasını sağlayanlardan.
Daha yazılacak bir sürü neden var.
Bunu artık değerli büyüklerimiz düşünecekler.
Gönül isterdi ki istişare toplantıları propaganda sürecinde yapılsaydı, büyüklerimize bunları yüz yüze anlatabilseydik.
Şu saatten sonra teşkilatlarda gençlerin sesi daha gür çıkacak!
Sessizliğimiz edebimizdendi ama kimse kusura bakmasın son kullanma tarihini dolduranlara, babasının gölgesinde siyaset yapanlara, ticaretini geliştirmek için koltuk dolduranlara ve en önemlisi de FETÖ ile aşk yaşayıp ben artık FETÖ’cü değilim diyenlere bu teşkilatlarda yer vermeyeceğiz.
Onurluysanız istifa edersiniz!
Bu denli sert sözlerden sonra gelelim Kocaeli’ de alınan sonuçlara.
1. BAŞİSKELE - EVET %66.84 / HAYIR %33.16
2. KARTEPE - EVET %62.76 / HAYIR %37.24
3. KANDIRA - EVET %61.99 / HAYIR %38.01
4. DİLOVASI - EVET %60.63 / HAYIR %39.37
5. GEBZE - EVET %60.13 / HAYIR %39.87
6. ÇAYIROVA - EVET %59.83 / HAYIR %40.17
7. DARICA - EVET %57.55 / HAYIR %42.45
8. KARAMÜRSEL - EVET %56.66 / HAYIR %43.34
9. GÖLCÜK -EVET %54.61 / HAYIR %45.39
10. KÖRFEZ - EVET %54.07 / HAYIR %45.93
11. DERİNCE -EVET %52.43 / HAYIR %47.57
12. İZMİT - EVET %49.83 / HAYIR %50.17
Şimdi soru şu; Bu sonuçlardan sonra siz olsaydınız Kocaeli’ de hangi ilçede ne yapardınız?
Kalın sağlıcakla…
