Şu an sadece kağıt üzerinde gibi görünse de “İzmitli” kimliğini önemsemek gerekiyor.
İzmitli hassasiyeti sadece kimlikte doğum yerinin İzmit olmasıyla mı sınırlandırılmalı ?
Yoksa gerçekten kentimizin çıkarlarını düşünen, kentli gibi yaşayan, kendisini İzmit’e ait hissedenler mi, gerçek İzmitliler ?
Kavram karmaşası gibi görünse de binlerce yıllık kentimiz önemli bir kavşak noktası olması nedeniyle her dönemde transit geçiş noktası olmuş, İzmit körfezimiz hancı, herkes yolcu olmuş.
Saat Kulesi’nin gölgesinde kente dair düşler kuruyorsan İzmitli olmalısın.
Tren garından indiğinde koşar adımlarla İzmit simidine koşuyorsan İzmitli olmalısın.
Yaz mevsiminde sıcaktan korunmak için yürüyüş yolunda çınar ağaçlarının gölgesine saklanarak yürüyorsan İzmitli olmalısın.
İzmit’te canın pişmaniye çekmiyor, bir yere misafirliğe gittiğinde pişmaniye yemek istiyorsan İzmitli olmalısın.
Son dönemde yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, sokakta oynasa bile viyadükte destekliyorsan hem İzmitli hem de Kocaelispor’lu olmalısın.
Evet Kocaelispor.
Kocaelispor aynı zamanda bir kent hafızasıdır.
Ortak bir üzüntü, ortak bir sevinç kaynağıdır.
Benim için Kocaelispor, 2008 yılında İzmir’de gelen şampiyonluğun ardından TV 41 canlı yayınını Fethiye Caddesi’nden, İnönü Caddesi’nden gerçekleştirmektir.
Kocaelispor tıpkı İzmitli olmak gibi çok önemli bir kent olgusudur.
İzmitli bir büyüğüme Kocaelispor ile ilgili bir hayalimi paylaştım geçtiğimiz günlerde.
Bursa’ya daha gelmeden, Orhangazi’de, Gemlik’te her yer yeşil-beyaz renklerle donatılmış.
Kocaeli kent girişlerinde, kazanılan 2 Türkiye Kupasını sembolize eden heykeller konulamaz mı ?
Çok mu şey istiyoruz gerçekten..
Şu anda İzmit’i çok net bir şekilde İzmitliler yönetmiyor, o bir gerçek.
Ama en azından İzmitli gibi yapın, ona da razıyız.
Tabi kimlik olarak değil “birlik”çi değil, yürekten İzmitli gibi…
