Daha öncekilerde yedi düvele haber salınırdı.
Bence Umre’ de falan değil.
Ya tatilde ya da çıkacağı uzunca tatil (!) öncesinde yediği zılgıtların gevşemesini sağlamaya çalışıyor.
Eee kolay değil tabii…
İl Başkanlığı gibi astığım astık-kestiğim kestik saltanatından sonra bu durumlara düşmek.
Kimse tınlamıyor artık.
Yediği naneler sebebiyle Büyükşehir Belediye Başkanı bile Kent Konut’ a müfettiş çağırdıysa, işler iyice sarpa sardı demektir.
Aradan 1 ay geçti hala iddialara cevap veremedi.
Senin ne işin olur Kent Konut’ tan personel indirimi almaya?
İhtiyacın mı vardı dükkân-ev kapatmaya.
Senden öncekiler gibi yapsaydın ne olurdu?
Yanındaki 5 kişiye yol vermekten, akçeli işlerle uğraşmaktansa aslanlar gibi yaşasaydın kimse sana gıkını çıkaramazdı.
Bitmez sandın… Dokunamazlar sandın… Görmezler –duymazlar sandın ama öyle düşünen herkes gibi sende yanıldın.
Yine de şükret ki karşında senin gibi düşünen, senin gibi yöntemlerle bölüp parçalayanlar yok.
Yoksa neler neler konuşurlardı.
Bak bana yaptığın onca ayak oyunlarına, anam yoğun bakımdayken işi gücü bırakıp benle oynamana rağmen yine senin hakkında bire bir şahit olduğum konulara bu güne kadar hiç girmedim.
Girmem de… Bizde sütü bozukluk yok…
Biri bize güvendi, yanımızda seninle alakalı konuları en üstteki adamla bire bir konuştuysa ve bizde şahit olduysak bunun içeriğini âleme duyurmak adamlık değildir.
Ama sen öyle yapmadığın için, seni sevenleri, seni isteyenleri türlü türlü ayak oyunlarıyla bir kalemde sildiğin için şimdi Allah c.c Hazretleri onların intikamını senden almaya başladı.
Bu böyle devam eder.
Senin hadiseni Allah ele aldı.
O, intikam alıcıların en yücesidir çünkü.
Maneviyata bu böyle ve maddede de yeter ki Fikri Işık, Zeki Aygün, Münir Karaloğlu, İbrahim Karaosmanoğlu dürüstçe, mertçe Genel Merkeze bildiklerini anlatsınlar.
Fazla değil televizyon kanalına akıtılana baksınlar yeter.
Diğerlerini söylemiyorum bile.
Senin için ne güzeldi hayat değil mi?
Sahte üyelikler, ihraçlar, disiplinler… Kongrede iş bitirmeler…
Şu hırs, şu ihtiras şu makam-mevki sevdası olmasa ne güzel de yürürdü işler.
Diğer il başkanları gibi Milletvekili olmayı garantiler, otururdun aşağıya.
Ama olmadı…
Şimdi otur seccadene, aç ellerini yüce yaratana, hakkını aldığın herkes için affını dile.
O, seni affeder ama kulları onun kadar bağışlayıcı olamaz.
Ne Umre ne de tövbe seni asla paklayamaz.
Kalın sizler sağlıcakla…
