Şengün: İş bilmez yönetiminiz sebep, ailelerin parçalanması sonuçtur!

"TEK YOL DEMOKRASİ, HUKUK VE ADALET"

27 Mayıs askeri darbesinin yıl dönümünü hatırlatarak konuşmasına başlayan Şengün, merhum Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşlarını rahmetle andı. Saadet Partisi’nin darbelere ve vesayete karşı tavrının net olduğunu vurgulayarak “Tek yol demokrasi, hukuk ve adalettir. Demokrasiye, milli iradeye ve sandığa vurulmak istenen hiçbir prangayı kabul etmedik, etmiyoruz, etmeyeceğiz.” dedi.

“YENİDEN İMAR EDECEĞİZ”

İstanbul’un Fethi’nin 572. yıl dönümünü kutlayan Şengün, fethin yalnızca bir zafer değil aynı zamanda bir medeniyet inşası olduğuna dikkat çekti. “Bugün; yaşanan her işgalde, yapılan her soykırımda, yok edilen bombalanan her şehirde İstanbul’un Fethi’nin sadece bizler için değil, insanlık için ne derece önemli olduğunu bir kez daha anlıyoruz. Fetih; bir şehrin üstündeki kötülük ve zulmü kaldırmak; hakikat perdesini açmaktır. Bir şehrin taşını, toprağını manevi bir duygu ve düşünce ile yoğurmak, yeniden inşa etmek, yeniden ihya etmektir. Biz de bugün; Gazze başta olmak üzere dünyanın neresinde zulüm yaşanıyorsa; biz orada gözyaşını ve işgali kaldırıp, hakikatin yüceliğiyle o toprakları yeniden imar edeceğiz. Toprakları değil gönülleri fethedeceğiz.” ifadelerini kullandı.

"AİLE VE GENÇLİK POLİTİKASI BİR VAAT DEĞİL, 23 YILLIK İHMALKÂRLIĞIN İTİRAFIDIR"

“Aile ve gençlik bizim en büyük zenginliğimiz” diyen Şengün, iktidarın “Aile ve Nüfus 10 Yılı” ilanını önemsediklerini ancak geç kalındığını belirtti. “Bu bir vaat değil, 23 yıldır aileyi ve gençleri iş hayatında, eğitimde, kültürde, şehir planlamasında, sosyal politikalarda ihmal ettiklerinin itirafıdır,” dedi.

“İŞ BİLMEZ YÖNETİMİNİZ SEBEP, AİLELERİN PARÇALANMASI SONUÇTUR!”

Ardından çarpıcı verilerle eleştirilerini sürdürdü: “2003’ten 2024’e boşanma sayısı 2 milyon 839 bin 890 aile olmuş. Sadece geçen sene 186 bin 536 çocuğumuz velayete verildi. Nikah şahitliğini yaptığınız düğünlerde; en az üç çocuk sözü alırken bir aileyi bir çocuğa bakamayacak hale getiren politikaların sahibi siz değil misiniz? 

Uyuşturucu kullanım yaşı 15’e, sanal bahis oynama yaşı 10’a düşmüş. Uyuşturucu ve kumarla mücadele ediyor gibi görünüp, uyuşturucu ve sanal bahsi Türkiye’nin en önemli problemi haline getiren politikaların sahibi siz değil misiniz? 

Geçen hafta yine bu kürsüde 5 milyon ev gencine dikkat çektik. Türkiye’de 26 buçuk milyon hane var. 2024’te tek kişiden oluşan hane sayısı tam 5.3 milyona çıktı. Biz “Aile kurumu hedef alınıyor, gençlerimiz evlenemiyor” dediğimizde “dindar nesil yetiştiriyoruz” diyerek gerçeğin üstünü örten siz değil misiniz? Sabah kuşağı programlarına gelen şikayet sayısı yaklaşık 30 bin. Her fırsatta aile kurumunu övüp, yandaş kanallarda aileyi hedef alan sabah kuşaklarına çocuk sahibi olmayı külfet gibi gösteren ahlaksız dizilere yol veren siz değil misiniz? Hiç kusura bakmayın, iş bilmez yönetiminiz sebep, doğum hızının düşmesi, ailelerin parçalanması sonuçtur!”

“AİLEYİ Mİ KURTARMAK İSTİYORSUNUZ?”

“Önce ahlak ve maneviyat diyeceksiniz,” diyen Şengün, ışıltılı salonlarda yapılan Aile lansmanlarıyla, kameralar önünde verilen sözlerle değil, samimi icraatlarla aile yapısının korunabileceğini vurguladı. Somut çözüm önerilerini şöyle sıraladı:

1. 150.000 tl olan evlilik destek paketinin kapsamını genişletip, miktarını artırın. Evlenecek gençlerle sınırlı olmak kaydıyla mobilya ve beyaz eşyada KDV’yi kaldırın.

2. Doğum Yardımı ve Çocuk Destek Parasını göstermelik değil işe yarayacak rakamlara artırın.

3. Çalışan annelerin doğum sonrası 2 yıllık ücretsiz izin hakları boyunca maaşlarının %80’ini asgari ücretten az olmamak kaydıyla işsizlik sigortasından karşılayın. 

4. Kreş açma zorunluluğunu, yalnızca kadınlar için değil, tüm ebeveynleri kapsayacak şekilde düzenleyin ve 100’den fazla çalışanı olan her iş yeri için geçerli yapın. 

5. Aileyi tahrip, ahlaksızlığı normalleştiren şu sabah programlarını, televizyon dizilerini kaldırın. Yapacağınız en büyük hizmet olur! 



Siz bunları yapın, biz sonuna kadar destekleyelim. Ama bize şovla değil işle gelin.” diyerek iktidara net bir mesaj verdi.

“KURBAN BAYRAMI GELİYOR AMA VATANDAŞ KURBAN KESEMİYOR”

Yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde ekonomik tabloyu da gündeme taşıyan Şengün, “Ne alıcı ne satıcı seviniyor. Bu bayramda vatandaş kurban kesemiyor. İnsanımız süt, yoğurt, peynir alamıyor. Bayram sofrasında bolluk değil, yokluk konuşuluyor. Bu ülke zorlukları gördü! Bu ülke yoklukları gördü! Bu ülke kuyrukları gördü! Ama ilk kez bu ülke, bu iktidar döneminde, peynire alarm, bebek mamasına kilit takıldığını gördü! Mesele vatandaşın sofrasıdır. Mesele çocukların içemediği süt, annelerin alamadığı mama, tencereye girmeyen ettir. Mesele bu milletin yaşam kalitesidir!” dedi.

“HAYVANCILIK ÇÖKÜYOR”

Süt üreticisinin de zor durumda olduğunu vurgulayan Şengün şunları söyledi. “Biz Saadet Partisi olarak yıllardır söylüyoruz: Süt üreticisini korumadan et sorununu çözemezsiniz. Damızlık hayvanı korumadan üretimi artıramazsınız. 2025 yılı başında çiğ süt fiyatı 17,15 TL’ye çıkarıldı ama daha üretici o sütü satmadan yem fiyatları yükseldi. Yani üretici sattığı sütle yem alamıyor! Ulusal Süt Konseyi’nde yapılan göstermelik değişiklikler üreticiyi korumuyor! Süt üreticisi, birkaç kartelin insafına terk edilmiş durumda. Süt üreticisi, emekçi insanımız ineklerini kesime göndermek zorunda kalıyor! Süt fiyatını baskılayıp enflasyonu düşürmek için uygulanan politikalardan dolayı, son 5 yılda 1 milyondan fazla damızlık inek kesildi. Peki bu yok oluşu kim durduracak? 

Bir yanda süt inekleri kesime giderken, diğer yanda ithalat rekorları kırılıyor. İşte bu kafa enflasyonu bitireceğiz diye diye, enflasyonu bitiremedi ama hayvancılığı bitirdi! Bugün geldiğimiz noktada, maalesef bu yanlış politikalar yüzünden Kurban Bayramı artık bayram olmaktan çıkmış, bir çaresizlik tablosuna dönüşmüştür.”

“40 EMEKLİ BİRLEŞSE BİR DANA KESEMİYOR”

Emekli ikramiyeleri ve kurban fiyatlarını da değerlendiren Şengün, 2018 yılında verilen ilk emekli ikramiyesiyle emeklinin kurban kesip üzerine torunlarına harçlık verebildiğini hatırlatarak, “Şimdi verilen 4 bin lira ikramiyeyle bırakın kurban kesmeyi bırakın toruna harçlık vermeyi bayramlık tatlıyı, şekeri bile alamıyorsunuz! Biliyorsunuz büyükbaş bir kurbana ancak 7 hisseyle girebiliyorsunuz. Bu bayram verdikleri ikramiye ile, 40 emekli bir araya gelse bir dana kesemiyor. İşte size Türkiye’nin gerçek büyüme oranı!” diyerek tabloyu gözler önüne serdi.

"EMEKLİYE 1 MAAŞ İKRAMİYE VERİN!"

İktidara seslenen Şengün, “Türkiye’nin büyüdüğünü, milli gelirin arttığını mı göstermek istiyorsunuz? Buyurun hodri meydan. Emekliye 1 maaş ikramiye verin! Sakın yok demeyin! Canınız istediğinde birilerine 3’er maaş 5’er maaş verdiğinizi biz çok iyi biliyoruz!” ifadeleriyle tepkisini dile getirdi. 

“GERÇEK ENFLASYON MARKETTE, PAZARDA!”

Şengün, Merkez Bankası’nın 2025 yılı için açıkladığı %24 enflasyon hedefini de eleştirdi. Bu hedefin, halkın pazarda yaşadığı gerçeklerle uyuşmadığını vurgulayan Şengün, “açıklanan rakamlar kâğıt üzerinde. Gerçek enflasyon markette, pazarda, çiftçinin gübresinde, hayvancının yem fiyatında. Tahminlerle, tahminleri revizeyle, gözlerdeki ışıltıyla; ekonomi düzelmez, düzelmiyor; enflasyon bitmez, bitmiyor. Faiz, inmiyor. Sokaklardaki güvensizlik ortamı bitmez, bitmiyor…” dedi.
"DOĞRU MENZİLE YANLIŞ YOLLA VARILMAZ"

Konuşmasının devamında hükümetin ekonomi ve yönetim anlayışındaki temel hataya dikkat çeken Şengün, “Gidilen yol yanlış” vurgusunu yaptı. Şengün “Doğru menzile, yanlış yolla varılmaz. Siz bu yanlış yolda; bir dönem araç değiştirdiniz, şoför değiştirdiniz, yetmedi tabelayı değiştirdiniz. Ama asıl değiştirilmesi gereken yolu asla değiştirmediniz!” diyerek iktidarın köklü bir zihniyet değişimine gitmeden krizi çözemeyeceğini savundu.

“GAZZE’DE ÇOCUKLAR YANIYOR, DAHA NEYİ BEKLİYORSUNUZ?”

Şengün konuşmasının bir diğer önemli bölümünde Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekti. Siyonist İsrail'in Gazze’deki soykırımına dünya kamuoyunun sessiz kaldığını vurgulayan Şengün, “5 yaşındaki çocuk alevlerin içinde tek başına kaldı, 80 günde 326 kardeşimiz açlıktan öldü” sözleriyle yürek burkan tabloyu anlattı. Hükümete seslenen Şengün, “Vanaları kapatmanız için daha hangi vahşeti görmeniz gerekiyor? Limanları kapatmanız için daha kaç çocuk yanmalı? Trump’ın dostları atom bombası teklif ediyor. Kiev için, Moskova için, Brüksel için, NATO için ortaya koyduğunuz o meşhur “dünya liderliğini” Gazze’de ortaya koymak için daha neyi bekliyorsunuz?” diye sordu. “Bu iktidar bize şunu gösterdi! Bu coğrafyadaki kaderiniz şeklinizle değil, duruşunuzla ilgilidir.” diyerek iktidarın ikiyüzlü tavrını eleştirdi.

“HEP BERABER BAŞARACAĞIZ”

Bizler milletimizin sesi olmak, çözüm bulmak, bunun tesisini sağlamak için çalışıyoruz. Her geçen gün artan sorunlara rağmen, inancımızı diri tutan bir hakikat var. Bu ülke sahipsiz değildir! Bu millet çaresiz değildir! Bu topraklar umutsuzluğa mahkûm değildir! Emaneti ehline verecek, hakkı hak edene teslim edecek, milletin sofrasını büyütecek, çocuklarımızın, gençlerimizin geleceğini yeniden inşa edeceğiz inşallah.  Bunun bizim sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz. Bunun için çalışıyoruz ve bu işi hep beraber başaracağız.

Siyaset, 04 Haziran 2025 11:07