Emek Partisi (EMEP) Gebze İlçe Başkanı Yusuf Akar imzalı açıklamada, "Israrla ve yeniden diyoruz ki bu çürümüş düzenin değiştirilmesi işçi ve emekçilerin mücadelesine bağlıdır. İşsizlik ve yoksulluk kıskacında sürü bağışıklığına terk edilen halkımızı insanca yaşam ve insanca çalışma koşulları için birleşmeye ve mücadeleye çağırıyoruz" denildi.
"YARAYLA ALAY EDER, YARALANMAMIŞ OLAN"
Türkiye'de Kovid-19 nedeniyle önceki gün 346 kişinin hayatını kaybettiğini belirten EMEP Gebze İlçe Başkanı Yusuf Akar, "Hayatını kaybedenler arasında Petrol-İş Gebze Şubesine bağlı Pasell fabrikasında 4 çocuk babası bir işçi de var. Çok yakın zamanda Gebze’deki Arfesan fabrikasında çalışan Birleşik Metal-İş üyesi işçi Ahmet Aydın da, Kovid-19 sebebiyle hayatını kaybetmişti. Arzu Sabancı ise önceki gün denize nazır evinde, 'Sakın evde sıkıldık demeyin' açıklaması yaptı. Bölgemiz başta olmak üzere her fabrikadan en az 10-15 işçinin Kovid-19 virüsü ile cebelleştiği, her gün işçi ve emekçilerin hayatını kaybettiği dönemde, 'Evde kalmaya, işiniz müsaade ediyorsa sokağa çıkmayın' çağrısında bulunan Arzu Sabancı, işçi ve emekçilere akıl veriyor, işin aslı dalga geçiyor. Başta kendisinin de mensubu olduğu Sabancı ailesine ait olan fabrikalarda pandemi süreci boyunca işçi ve emekçiler harıl harıl çalışmaya zorlanmışken, Arzu Sabancı’nın yaptığı açıklama akıllara Shakespeare'in, 'Yarayla alay eder, yaralanmamış olan' sözlerini getirdi" dedi.
"ÖLÜMLERİN SORUMLUSU KAPİTALİST SİSTEM"
"Pandemi sürecinin başından itibaren zenginler yalılarına, satın aldıkları adalara kaçarken, zenginliklerinin esas kaynağı olan işçi ve emekçileri zorla çalıştırarak ölüme terk etti" diyen Akar, "Ekonomik krizin giderek derinleşmesi ile işçi ve emekçiler açlık ile ölüm ikileminde yaşamaya zorlandı. İşçi ve emekçilerin bayrak törenleriyle, patates ve soğana talim ettirildiği günümüzde, Sabancı ailesi başta olmak üzere zenginlerin yaptığı mesnetsiz açıklamalar sınıfsal öfkemizi daha da arttırdı" diye konuştu. Hükümet tarafından açıklanan paketlerde patrona teşvik, işçiye açlığın düştüğünü belirten Akar, "İşçi ve emekçilere 3 tır patates ve soğanı reva gören iktidar ise bu süreçte patronlar için varını, yoğunu ortaya koyarak, teşviklerde sınır tanımadı. Hükümet tarafından açıklanan tüm paketlerden patronlara teşvik ve destekler çıkarken işçilerin payına ise kazanılmış haklarının gasbı, güvencesizlik, işsizlik, açlık ve esnek çalışma düştü. 'Üretim durdurulmayacak, gerekirse işçiler ölsün' mantığıyla hareket eden iktidar da, Sabancı da işçi ve emekçilere akıl verecek durumda değiller. Çünkü Sabancı ailesi gibi sermaye temsilcileri işçi ve emekçileri zorla çalıştırmış, iktidar ise üretim duramaz derken üstüne üstlük kitlesel cenaze törenleri, kongreler de yaparak adete 'virüs yayar' gibi hareket etmiştir. Ölümlerin sorumlusu çok açıktır ki kapitalist sistem ve onun temsilcileridir" dedi.
Aşıda patentin kaldırılmasını çağrılarını yineleyen Akar, "Partimiz sürecin en başından itibaren, 'Virüse karşı mücadele halk sağlığı sorunudur' diyerek halkın sağlığı için bu ülkede yaşayan bütün yurttaşlara ve göçmenlere parasız, ulaşılabilir nitelikli sağlık hizmeti verilmesini, işten atma ve ücretsiz izin yasaklanarak işçi emekçilerin kayıpları karşılanmasını, en az 21 gün tam kapanma sağlanması, aşı ve halk sağlı ticaret aracı olmaktan çıkarılarak, patent kaldırılmasını ve aşı formüllerinin açıklanması çağrısında bulundu" diye konuştu.
"MÜCADELEMİZİ BÜYÜTELİM"
1 Mayıs'ta başta fabrika ve işyerleri olmak üzere her yerde mücadele çağrısı yapan Akar, "Partimiz bu taleplerin karşılanmasının tek yolunun ise işçi ve emekçilerin birlikte mücadele etmesinden geçtiğinin altını çizmiştir. Kapitalist sistem ve onun temsilcilerine karşı halk iktidarı için mücadele edilmeden, işçi ve emekçilerin yönettiği bir ülke kurulmadan; her olası pandemi sürecinde patronlar yalılarından akıl verecek, işçi ve emekçiler ise kitlesel ölümlerle karşılaşacaktır. Emek Partisi olarak ısrarla ve yeniden diyoruz ki bu çürümüş düzenin değiştirilmesi işçi ve emekçilerin mücadelesine bağlıdır. İşsizlik ve yoksulluk kıskacında sürü bağışıklığına terk edilen halkımızı insanca yaşam ve insanca çalışma koşulları için birleşmeye ve mücadeleye çağırıyoruz. Gelin hep birlikte 1 Mayıs’ta başta fabrika ve işyerleri olmak üzere her yerde dayanışma ve mücadelemizi büyütelim" dedi.
O emeklilerin maaşları eksik yatacak
Ümit Özdağ'ı görenler o sloganı attı
Davranışa bak, Atatürk alerjisi içinde olunduğunu gör!
Belediyenin o köye saldığı sokak köpekleri keçileri parçaladı
