Dikkatimden kaçan birçok konuda aydınlanma imkânı buldum.
Sayın Kuşkan’ın 4-5 belediye başkanı hakkında “Arkadaşlarıma rica ettim, onlara fazla yüklenmeyin de tekrar aday gösterilsinler” sözünün gizemi ilgimi çekti.
Ellerinde fazlaca bilgi olduğu görülüyor.
“Kenti sizde yönettiniz. Keşke yapsaydık veya keşke yapmasaydık dedikleriniz” soruma verdiği dürüst ve cesurca cevap çok hoşuma gitti.
Siyasetçi özeleştirisini yaparsa daha inandırıcı ve güvenilir oluyor.
Yuvacık barajından söz ederken “Maliyetinin fazla olmasına rağmen” diye söze başlaması anlamlıydı.
Ulaşım olmazsa olmazı Sayın Kuşkan’ın.
Ulaşım Mastır planı üzerinde duruyorlar ve kent insanının en büyük sorunu olan bu soruna kalıcı projeler üretiyorlar.
Hafif raylı sistemden tutunda Metro’ ya kadar her ayrıntıyı masaya yatırmışlar ve ekibi bu konuya harıl harıl çalışıyor.
2014 projeksiyonunda Kent insanı için çalışan uzman bir ekiplerinin olması çok güzel.
Akla yatkın ve gerçekleşebilir projelerle hazırlanıyorlar seçmenin karşısına çıkmaya.
Ne yaptığını ve ne yapması gerektiğini bilen bir il başkanı gördüm karşımda.
MHP İl Başkanı Sayın Ünlü ise “Ak Parti’nin şifresini çözdük” derken kendisine olan güvenini hissettirdi, ayrıca 40x40 programları ile ESG olarak adlandırdıkları “Etkili Sandık Gönüllüleri” projeleri amacına uygun olarak icra edilirse içi dolu ve netice alınacak bir çalışma geldi bana.
İl bazında 4000 kişiden oluşan bu yapı tüm sandıklarda oy kullanacak seçmene ulaşır ve aynı dili kullanarak seçmeni etkileyebilirse ve bu sonuç sandığa yansırsa MHP beklenilenin çok üzerinde oy alarak ezberleri bozar Kocaeli’ de.
Bir başka iddiası “A” takımından hiç kimsenin aday olmayacağını ve aday gösterileceklerinde partinin tüm çalışmalarında etkin rol almış insanlardan seçileceğiydi.
“Teşkilat burada, herkes gelip çalışacak, kimse kendisine gelinmesini beklemeden çalışmalara katılsın” demek doğru bir mesaj.
“Karamürsel’ de 1071 kişiye rozet takacağız” sözü ise çok şaşırttı beni.
Karamürsel gibi bir ilçede bu kadar insana rozet takmak demek orada seçimi almak demektir.
Önemli gördüğüm bir hususta 400 kişiden oluşan “HATİP” grubunun oluşturulması.
Ak Parti’nin en büyük zaafı bu tür Hatiplerinin olmaması ve bu misyonu sadece Milletvekili ve ilimize davet ettikleri Bakanlarına yüklemesi.
12 ilçeye dağılmış olan bu konuşmasını bilen ve aynı dili kullanan hatipler zaten şu dönemde kafası allak bullak olmuş seçmeni kolayca partilerine yöneltebilir.
“Ekim ayının 15’ inde Kocaeli’ de alacağımız oyu açıklayacağım” derken sahada birebir çalışanların vereceği gerçekçi rakamlardan söz etti aslında.
2014 seçimlerinde teşkilatına böylesine güvenen ve yurt genelinde esen rüzgârın yelkenlerini doldurduğunun çok farkında olan ancak işini şansa bırakmayan bir il başkanı olarak gördüğüm Aydın Ünlü’ nün hedefleri gerçekleşirse Kocaeli’ deki hem belediye başkanlığı hem de belediye meclis yapılarında önemli değişiklikler olabilir.
Sayın Kuşkan ve Sayın Ünlü arasında bir kıyas yapmayacağım fakat her ikisini Sayın Civelek’le kıyasladığımda şunu görebiliyorum; Birisi iktidarın verdiği güçle fazlasına şımarmış ve insanlara tepeden bakan, teşkilatlarını dahi küstürmüş bir il başkanı diğerleri ise hem içe dönük hem de seçmene dönük çalışmalar yaparak hedefine kilitlenmiş şahsiyetler.
Bir önemli hususta Ak Parti’nin yemeklerle, kahvaltılarla, istişarelerle, danışma toplantılarıyla faso-fiso işlerle salonlara tıkandığı bu dönemde diğerleri sahada çalışmalara başlamışlar.
Kuşkan ve Ünlü kendisini “VALİ” gibi görüp üzerine düşmeyen konularla alakalı kasılarak beyanatlar vermek yerine tamamen sokaktaki vatandaş gibi davranarak ve vatandaşla aynı dili kullanarak her geçen gün gönüllere giren yolları imar etmeye çalışıyor.
İktidarda olmamanın verdiği avantajı da çok iyi kullanıyorlar.
Eleştirilecek yönleri yok çünkü.
Eleştirebiliyorlar ve tüm eleştirileri olmasa da birçok eleştirileri milletin vicdanındaki yeri çok iyi buluyor.
Ak Parti çok sıkıntılı bir şekilde giriyor seçimlere.
Çözüm süreci, TC vakası, şirketlerin bugüne kadar isimlerinin önünde veya üstünde yer alan millilikle alakalı ibarelerin şimdilerde kaldırılmasından tutunda bazı belediyelerde yaşanan olumsuzluklara kadar birçok sorulara cevap bulmak zorunda oldukları bu dönemde iç karışıklarla da epey zor durumda bırakıyorlar kendilerini.
2014 zor olacak.
Bu seçimler en sürpriz sonuçlara tanık olacak.
Bu günden uykusu kaçanların yerine uykusunu feda edipte doğru sonuç almak için mücadele edenlerin savaşı olacak 2014.
Adaylık yarışını en az hasarla atlatan, vatandaşın gönlüne giden yolu en iyi bulan, belediye meclis yapısını en iyi dizayn eden, gerçekleştirilebilir ve inandırıcı projeleri hazırlayıp sunan ve şımarmadan yol alanlar ipi göğüslerler.
Elbette iktidarın maddi gücünü de hesaba katmak gerekir ancak muhalefet partilerinin ellerindeki bu gücü hoyratça harcayanları “deşifre” ederek bu arayı rahatça kapatacaklarını da hesaba kattıktan sonra son söz olarak şunu söyleyebiliriz; Hesabını hesap gününün geleceğine göre yapmayanlar, hesap verme günü geldiğinde yüzü kızaranlar olur.
Bence; 2014 Bugün yüzü kızarmayan “KIRMIZI YÜZLÜLERİN” tasfiye seçimleri olacaktır.
Kalın sağlıcakla.