BBP eski Genel Başkanı, yeni Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu’ nun Şehit Muhsin Yazıcıoğlu’ nun Helikopter kazası sonrasında söyledikleri aklıma geliyor.
MHP’nin Başbuğu Alparslan Türkeş’ in oğlu, yeni Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’ in Ak Parti hakkındaki söylemleri kulaklarımda çınlıyor.
Şimdi ikisi de Ak Parti çatısı altında kurulan seçim hükümetinin önemli şahsiyetleri.
Yanlarındaki koltukta da HDP’ li iki Bakan arkadaşları oturuyor.
Tuğrul Türkeş Sayın Başbakanı ve avenesini de yanına alarak rahmetli babasının kabrini ziyarete götürerek dua ediyorlar, Sayın Davutoğlu’ da kabre ibrikle su döküyor.
Ülkücü camianın kanına dokunmasının çok normal olduğu bu gelişmelerle ilgili sosyal medya da paylaşılanların yüzde birini burada yayınlasak eminim hakkımızda dava açılır.
Öfke geçici bir duygu durumudur.
Ancak öyle hadiseler vardır ki kalıcı izler bırakır ve zihinlerden asla silinmez.
Ben Ülkücü tabanın bu meseleyi asla unutmayacağını, rahmetli Başbuğ’ un kemiklerini sızlatan bu vakanın camia da derin izler bırakacağı kanaatindeyim.
Bu tür hadislerin aslında bir de sinerji oluşturma yönü vardır.
Yaklaşık 2 ay sonra yapılacak erken seçimlerde ülkücü tabanı daha da kamçılayacak, eskisinden çok fazla enerji sarf etmelerine sebep olacak olumlu bir gelişme olarak da düşünebiliriz.
Örneğin; Kocaeli’ de az bir farkla kaybettikleri milletvekilliğini kazanmak için önemli bir sebep olabilir bu.
Her ilçeden 100 oy daha almak için bilenme, kamçılanma vesilesi olabilir.
Hazır iktidar partisi bu önemli günlerde yurt dışı seyahatlerle meşgulken zamanı fevt etmek için dereyi paçaları ıslatmadan geçmek üzere bu günden çalışmalara başlayabilirler.
Kısa süre önce yeni tecrübeler edindikleri seçimlerdeki eksikliklerini tamamlayabilir, uygun bir ekip kurarak ilçe ilçe stratejiler üretebilirler.
Hangi ilçenin hangi mahallesinin hangi sandığında oylarında sorun görüyorlarsa o bölgenin hâkim kişilikleriyle bu günden temasa girerek ilk adımlarını atabilirler.
Aynı çalışmaları CHP’ de yapabilir, yapmalıdır.
“Bize 3 Milletvekili yeter” demeyip hangi isimlerle, hangi çalışmalarla dört vekil almanın derdiyle dertlenmelidirler.
Kimse Ak Parti’ nin 6 Milletvekili çıkarttığına bakarak rahat hareket etmesin.
Kocaeli’ de Ak Parti’ nin oylarının artmayacağını düşünmek biraz ahmaklık olur.
Ak Parti geçen seçimdeki liste hatasını tekrarlamayacak, mutlaka seçilecek bir yere Kürt kökenli bir vatandaşımızı koyacaktır ve bu değişim büyük darbe yedikleri Dilovası’ ndan olacaktır.
Karadenizli bir seçilmişin listenin altına itileceğini, üst sıralara eski Dilovası Belediye Başkanı Cemil Yaman’ı yerleştireceklerini kesin dille ifade edebiliriz.
Siyaseten de olsa bunu mutlaka yapacaklardır.
O halde Cemil Yaman faktörünün yakın ilçelere de etki yapacağını ve Gebze’ den de eski oyların dönüşünün mümkün olacağını düşünmek için yüksek akla gerek yoktur.
Kimse seçimlere 2 ay öncesinden bakmasın.
Her ne kadar iktidar partisi terör olayları, ekonomideki dalgalanma gibi negatif faktörlerden etkilenecekse de ilimizde 12 Belediyeyi elinde tutmasının avantajını sonuna kadar kullanacak ve geçen seçimde yaşadıkları acı tecrübelerden çıkarım yaparak yeni yöntemlere başvuracaklardır.
Başbakan Kocaeli’ ye hala çok güveniyor ve bunu 1 Milletvekili kaybetmelerine rağmen Sayın Fikri Işık’ı Bakanlar kurulunda tutmakla gösterdi.
Herkes dikkatli olacak.
Çok çalışacak.
Tüm partiler HDP’ nin yurt dışı oylarıyla kazandığı 1 Milletvekilliğini kapmak için büyük gayret gösterecek.
Bu vekilliği almaya en yakın parti MHP.
Sayın Lütfü Türkkan 1500 gibi bir oy ile kaybetti vekilliği.
Demek ki en yakın aday odur.
Bu öyle oturarak, nasılsa her ilçeden 100’ er oy alırız demekle olmaz.
Karşılarında büyük bir güç var ve listeler açıklandıktan sonra oyların yönünün değişebileceği büyük bir risk de var.
Bu seçimlerde meydanlardaki söylemlere de çok dikkat etmeliyiz.
Bakalım kimler koalisyon sürecindeki tutum ve davranışlarını oya dönüştürebilecek ve aklımızla dalga geçecek.
****
Bir not: Hiçbir partiye üyeliği, organik bağı olmayan, Ak Parti’ de silip attıklarımın dışında çok yakın dostluklarımın olduğu bir vatandaş olarak açık yürekliliğimle söylüyorum; Lütfü Türkkan o mecliste olmalı.
Tek bir neden söyle derseniz; Aldığı Milletvekili maaşını onlarca gencimizin bursuna hibe etmesi, onların duasını alması benim için yeter de artar bile.
Kalın sağlıcakla.